Manchester’da Victoria tarzda inşa edilmiş, içinde Türk hamamını da barındıran İngilizler’e 87 yıl hizmet vermiş ünlü Victoria Hamamı’ndayım.
Gelmeden önce methini o kadar çok duydum ki restorasyon halinde olan hamamın ziyaret gününü yakalayıp İngilizlere Türk hamamını sevdiren bu binanın hikayesini, bir de bilenlerden dinlemek istedim.
Victoria Hamamı Türkiye’deki mermerlerle donatılmış hamamların aksine dış ve iç cephesinde kullanılan zengin terrakota rengi tuğlalarıyla ve görkemli çini ve mozaikleriyle bildiğimiz hamamlardan biraz farklı.
1906’da ilk inşa edildiğinde Lordlar tarafından ‘su sarayı’ diye anılan hamama o kadar önem verilirmiş ki, bazı odaların camlarında ve kapıların üst bölümlerinde çok değerli, lekeli cam üzerine çizilmiş dekoratif vitraylar resmedilmiş.
Hamam bugünlerde İngilizlerin daha da bir ilgi odağı halinde çünkü ilk kurulduğu yıldan 1990’ların başına kadar pek çok çocuğun yüzmeyi öğrendiği, su topu ve yüzme yarışlarına hazırlandığı,her yaştan insanın sosyal alan olarak kullandığı bu hamam 1993’ten beri kapalıymış.
Binayı ayağa kaldırmak ve eski görkemine kavuşturmak amacıyla restorasyona ihtiyaç duyulmuş ancak gerekli rakam bulunamadığı için hamam kaderine terk edilmiş. Hamamın kaderi, BBC’nin restorasyon programında konuya yer verilmesiyle değişmiş. Program sonrasında halk sokağa dökülüp eylem yapmış ve büyük bir kalabalık o kadar destek olmuş ki Victoria Hamamı restorasyon çalışmaları için 3.5 milyon poundluk ödüle layık görülmüş.
Dolayısıyla şimdilerde canla başla çalışılan ve kısa bir süre sonra hizmet vermeye başlayacak olan hamam, Britanya’nın en sevilen restorasyon projesi. Sadece tavanı için ödülün yarısı kullanılmış bile. Öte yandan bakımsız halde bulunan binada kırılan dekoratif vitraylar gönüllü uzmanların desteği sayesinde yeniden ortaya çıkarılmaya hazırlanıyor. Gönüllüler her gün gelip temizlik yapıyor, kafesinde hizmet veriyor.
Binanın zevkli bir mimarisi var. Türk hamamı, 3 büyük yüzme havuzu, çamaşırhane, slipper bath denilen ayaklı küvet, İngiltere’deki ilk jakuzi Aeratone görülesi alanlardan.
Community room dedikleri zamanın gençlerinin tanışıp flört edip evlenecekleri kişiyi buldukları odalar, camları vitraylarla süslenmiş dinlenme odası ve havuzun çevresindeki civit maviye boyalı 53 soyunma odası Victoria Hamamı'nın diğer bölümleri. Hamam, sadece Manchester halkının değil çevre şehirlerden gelenlerin de gözdesi olmuş yıllarca.
Türk Hamamı bölümü sahici bir banyo için kullanılan bir alan. Çok sıcak olduğundan 3-5 dakika zaman geçirdikten sonra ferahlamak için havuza geçilirmiş. Açıkça belirtmem gerekir ki büyük havuzdan sonra en çok önemsenen yer bugün bile burası.
İngiltere’nin ilk jakuzisi olan Aeratone ise psikolojik rahatlama ve zihinsel dinginlik için tercih edilirmiş. Kişi jakuzinin içindeyken cihazı idare eden başka biri de kumanda masasında ısıyı veya suyun şiddetini ayarlamakla görevlendirilirmiş.
1930’lu yıllarda fiyatlarısınıfa göre değişen havuzlardan biri 1. sınıf ve erkeklere ayrılmış. Diğer iki havuz 2. sınıf, erkek ve kadın havuzları olarak kullanılmış. Bu havuzlar kadınlar ve erkekler için cemiyet hayatının lokal sosyalleşme alanı olmuş.
Havuzda vakit geçirdikten sonra üst kattaki odalarda sohbetler gerçekleşir, arkadaşlıklar kurulur, eğlenceler düzenlenirmiş. 1. sınıf erkek havuzuna çoğunlukla günün erken saatinde mayosuz, çıplak girmek adettenmiş.
Victoria Hamamı’nın yüzme kulübünde, yüzme ve sutopu yarışlarıiçin 300 profesyonel sporcunun antrenman yaptığını düşünürsek oldukça faal bir bina olduğunu söyleyebiliriz.
Özellikle herhangi bir kutlama veya festival varsa tavandan itibaren havuza doğru sarkan ihtişamlı avizeler, bayraklar ve çiçekler alanı güzelleştiren enstanteneler.
Kutlamalar için kullanılan büyük havuzun üst katındaki oturma yerleri ve tırabzanlar çıralı çamdan yapılmış. Bugün bile hiç yıpranmamış olan tahta koltuklar hala eski parlaklığını koruyor.
Kutlamalar için kullanılan büyük havuzun üst katındaki oturma yerleri ve tırabzanlar çıralı çamdan yapılmış. Bugün bile hiç yıpranmamış olan tahta koltuklar hala eski parlaklığını koruyor.
Binanın tepesinde bulunan saat kulesi Alison Turn stilinde inşa edilmiş. Restorasyon projesi kapsamında yeniden elden geçirilen saatin bulunduğu kule yerinden sökülmüş,restorasyon bittikten sonra yeniden eski yerine özel bir yöntemle monte edilmiş.
Restorasyon bittikten sonra düğün törenleri, film ve fotoğraf çekimi, sanat galerileri için de hizmet verecek olan hamam, akustik ses sistemi dolayısıyla teatral ve müzikal performanslar için de uygun.
Restorasyon dolayısyla Nisan- Kasım ayları arasında sadece Çarşamba günleri, haftasonu ise her ayın ilk Pazar günü ziyaret edilebilinecek olan hamam, gerçekleştirilecek aktiviteler, vintage, art ve craft fuarlarıyla eski ihtişamını yakalayacağa benzer.
Hülya Meral