Yaz Boyu Mehtap Gezileri ve İstanbul'un Deniz Ulaşımı


Hep söylüyorum. İstanbul'un trafik sorununa en büyük çare deniz ulaşımı ancak büyük ve hantal vapurlar değil, aynen Venedik'teki vapurettolar gibi küçük, motoru güçlü ve hızlı manevra kabiliyeti olan, Boğaz Hattı'ndaki ve diğer hatlardaki her iskeleden 5 dakikada bir kalkacak motorlar. Yine belirli hatlar olmalı ama hatlar arası geçişler, aktarmalar yolculara yansıtılmamalı.



Boğazı elips şeklinde düşünürseniz bu hiç de zor olmasa gerek. Dört bir yanı deniz olan İstanbul'da deniz ulaşımının bu kadar dağınık, düzensiz ve yetersiz olması akıl alır gibi değil. Denebilir ki yolcunun yoğunluğuna göre zaten seferlerimizin saatleri belirlenmiş durumda. Hızlı motorla ulaşımı belirttiğim şekilde çalışır hale getirdiğiniz vakit, seyrek yolculuk yapılan iskelelerden bile yolcu akışı olacak, karayolunu kullanan yolcular deniz yolunu tercih edeceklerdir. Psikolojik açıdan bakarsak, trafiğin getirdiği stresi ekarte edip deniz kokusunu alan bedenlerin seratonin salgılamasına yardımcı olmuş olursunuz. 



Aynı şey Pendik - Kadıköy sahil hattı için de geçerli. Deniz yoluyla ulaşımı teşvik ettiğimiz sürece karayolundaki tıkanıklık azalacaktır. 

Bunun yanında, İstanbul dışından misafirim geldiğinde vapur- motor sistemini anlatmakta zorlanıyorum çünkü her hat için farklı isimlerde şirketler var. Bir de Şehir Hatları vapurları var. Biri devletin diğerleri özel işletme, istediğini seçebilirsin diye açıklamak gülünç geliyor kulağa. 

Şehir Hatları vapurlarını çoğunlukla trafiğe girmemek için Beşiktaş- Kadıköy ve Taksim- Kabataş Finiküler- Kadıköy üzerinden kullanıyorum. Taksim'e karayoluyla ulaşmaktansa vapurla 15 dakikada geçmek hem keyif hem zamandan kazanım. 

Geçenlerde de hiç aklımda yokken ve vapur olduğunu bile bilmiyorken Emirgan'dan -çok sık kalkmasa da- vapura binip yolculuk boyunca da yalıları, boğazın eşsiz güzelliğini, erguvanları izleyerek Çengelköy'e geldim, akşamı orada ettim. Önceden böyle bir hat olduğunu bilmiyordum.

Adalar için ise Bostancı İskelesi'nden Şehir Hatları vapuru saatte bir kalktığı için her yarım saatte bir yapılan motorla ulaşım daha mantıklı geliyor. 

Yani daha düzenli bir deniz ulaşımı sistemi olsa, İstanbul gibi her noktasından deniz görünen bir şehirde hayat daha keyifli ve pratik olabilir. Çoğu kişinin trafiğe girmemek için lokal mekanları tercih ettiğini ve diğer semtleri ıskaladığını düşünüyorum. İstanbul'da her yıl bir milyon kişinin Boğaz'ı bir kez bile görmeden yaşadığını düşünürsek haksız sayılmam.



Neyse, size bahsetmek istediğim bu değil. Şehirdışından arkadaşlarım, misafirlerim geldiğinde (özellikle Ankaralılar için denizin anlamını tahmin edersiniz) mutlaka bir Boğaz Turu yapmak istediklerinden, motorla gezilen 1,5 saatlik turları öneriyordum ancak bu yıl Haziran ayında başlayan, Şehir Hatları vapurunun düzenlediği Mehtap Gezileri'ni fark ettim. 

Şayet İstanbul dışından geliyorsanız, Boğaz'ı 6 saat boyunca her iskelede durarak yaşamak, yalıları, mimari yapıları, camileri, sarayları, Rumeli ve Anadoluhisarı'nı uzun uzun izlemek, fotoğraflamak istiyorsanız bahsettiğim bu gezi oldukça ideal. Dolunaylı bir akşama denk geldiyseniz elbette daha şanslısınız..



Yaklaşık 6 saat süren “Mehtaplı Geceler Turu” Bostancı iskelesinden başlayarak sırasıyla Kadıköy-Eminönü-Üsküdar-Beşiktaş-Rumeli Kavağı iskelelerine uğruyor, Anadolu Kavağı’nda mola veriyor. Boğaz keyfi gece 01.00’e kadar sürüyor. Sıkılırsanız veya gözünüze akşam yemeği için güzel bir mekan kestirirseniz istediğiniz durakta inip kalabilirsiniz de. Denemeye değer.. 



Hiç yorum yok: